GÜNDEM

Oltalama İlanlarla Emlak Ofisine Çekilen Vatandaşlar Mağdur Oluyor

Ucuz fiyatlarla ilan verilen lüks daireler, alıcıları emlak ofislerine çekmek için ‘oltalama’ yöntemiyle kullanılıyor. Ancak tapusuz veya iskânsız çıkan evler sonrası vatandaş mağdur oluyor. Uzmanlar, sahte ilanlara karşı belgeli işlem uyarısı yapıyor.

Son dönemde popüler ilan sitelerinde “lüks” olarak tanımlanan konutların piyasa fiyatının çok altında listelenmesi, vatandaşları emlak ofislerine yönlendiren yeni bir dolandırıcılık modeline dönüştü. “Otomobil alınamayan fiyatlara” 2+1 veya 3+1 daireler vaat eden bu ilanlar, aslında bir pazarlama aracı olarak kullanılıyor. Ancak birçok vatandaş bu sistemin mağduru olmaya devam ediyor.

İlanlarda evlerin krediye uygun, tapulu ve iskânlı olduğu belirtiliyor. Görünürde hiçbir yasal sorunu bulunmayan bu konutlar için telefonla irtibat kuran alıcılar, “Ev sahibinin acil nakit ihtiyacı var” gibi gerekçelerle ofise davet ediliyor. Ancak emlak ofisine gelen vatandaşlar, çoğu zaman ilandaki evin ya proje aşamasında olduğunu ya da tapusunun ve iskânının olmadığını öğreniyor. Emlak ofisleri bu noktada, “Ev sahibi bizi de yanılttı” diyerek, daha yüksek fiyatlı başka daireleri pazarlamaya çalışıyor.

Sektörde ‘oltalama’ olarak adlandırılan bu yöntemde, alıcının ofise gelmesi esas hedef olarak belirleniyor. Tüketici platformlarında yer alan çok sayıda şikâyette, vatandaşların vaat edilen konutun niteliklerine güvenerek ofise gittiği, hatta kapora ödediği, ancak daha sonra konutun yasal ve fiziksel eksikleri nedeniyle alımdan vazgeçtiği belirtiliyor. Kapora ödeyen bazı vatandaşlar ise geri ödeme alamadıklarını ifade ediyor.

Türkiye gazetesine konuşan emlak sektörü kaynaklarına göre, bir müşterinin telefonda alım kararı verme oranı yüzde 20 civarında kalırken, yüz yüze görüşmelerde bu oran yüzde 55’e kadar yükseliyor. Bu nedenle birçok emlak ofisi dikkat çekici ancak gerçeği yansıtmayan ilanlarla tüketiciyi ofise çekmeye çalışıyor. Bazı ofisler, alıcıyı ikna etmek için ayrı odalar bile kullanıyor. “İkna odası” olarak adlandırılan bu alanlarda, profesyonel satış temsilcileri daha pahalı ve problemli daireleri pazarlamaya odaklanıyor.

Konuya ilişkin görüş bildiren bazı emlak danışmanları, bu yöntemin etik olmadığını ve sektöre zarar verdiğini belirtiyor. Bir ofis yetkilisi, “Rekabetin yoğun olduğu sektörde ilanlar bir pazarlama aracı haline geldi. Ancak alıcının yanıltılması hem güveni sarsıyor hem sektöre olan bakışı olumsuz etkiliyor” dedi. Bir diğer danışman ise “Piyasa ortalamasının çok altındaki ilanlara şüpheyle yaklaşmak gerekir. Görmeden daireye kapora verilmemeli, tapu, kat mülkiyeti ve iskân belgeleri mutlaka talep edilmeli” uyarısında bulundu.

Ticaret Bakanlığı’nın yayınladığı genelgeye göre, satışı yapılacak gayrimenkule ilişkin tüm bilgiler ilanlarda eksiksiz ve doğru şekilde yer almak zorunda. Ancak sahte ya da yanıltıcı ilanlar hâlâ internet ortamında gri bir alan oluşturuyor. Bakanlık son düzenlemelerle sahte ilanların önüne geçmeyi hedeflese de, aldatıcı pazarlama yöntemleri nedeniyle vatandaşların dikkatli ve belgeli işlem yapması öneriliyor.