Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp İçin Yeni Kılavuzlar Yayımlandı
Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp İçin Yeni Kılavuzlar Yayımlandı
İçeriği Görüntüle

Koroner arter hastalığı, Türkiye'de kalp krizi ve ani ölümlerin en sık görülen nedenlerinden biri olarak öne çıkıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, ülkede meydana gelen her 100 ölümden 36'sı dolaşım sistemi hastalıklarına bağlı. Uzmanlar, bu durumun en büyük sorumlularından biri olarak koroner arter hastalığına dikkat çekiyor. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Fethi Kılıçaslan, hastalığın yavaş ilerleyen ancak ciddi sonuçlara yol açabilen bir sağlık sorunu olduğunu belirtiyor.

Koroner arter hastalığı, kalbi besleyen damarların zamanla tıkanması veya sertleşmesi sonucu oluşuyor. Bu durum, kalp kasına yeterli oksijen ulaşamamasına neden olarak kalp krizi, ritim bozuklukları ve ani ölüm gibi sonuçlara yol açabiliyor. Özellikle yaz aylarında artan sıcaklıkların, kalbin iş yükünü iki katına çıkardığını söyleyen Prof. Dr. Kılıçaslan, bu durumun da kalp sağlığını tehdit ettiğini ifade etti.

Prof. Dr. Kılıçaslan, bu hastalığın oluşumunda genetik yatkınlık, şeker hastalığı, yüksek tansiyon, kolesterol yüksekliği, obezite, sigara kullanımı, hareketsizlik ve stres gibi faktörlerin etkili olduğunu vurguladı. Özellikle diyabet ve obezite oranlarının artması, koroner arter hastalığı kaynaklı ölümlerin de yükselmesine neden oluyor.

Koroner arter hastalığına karşı en etkili mücadele ise yaşam tarzında yapılacak köklü değişimlerle mümkün. Düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı ve dengeli beslenmek, sigarayı bırakmak, tansiyon ve kolesterolü kontrol altında tutmak, hastalığın gelişimini önlemede en etkili adımlar olarak sıralanıyor. Erken tanı ve düzenli doktor kontrolleriyle hastalığın ilerlemesi durdurulabiliyor.

Prof. Dr. Kılıçaslan, “Bu hastalık bir gecede gelişmez ama fark edilmediğinde sinsi bir şekilde ilerler. Erken teşhis ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları, yaşam süresini ve kalitesini artırır” diyerek toplumun bilinçlenmesi gerektiğini belirtti.