Yaz aylarında yüksek sıcaklıkların etkisiyle yalıtımsız binalarda duvarlar fırın gibi ısınıyor, yaşam alanları adeta bir sıcak hava odasına dönüşüyor. Geride bıraktığımız temmuz ayının sonuna doğru yurdun genelinde ve İstanbul’da yaşanan termal şok ile hava sıcaklıkları mevsim normallerinin üzerine çıkarak rekor kırdı. Bu olağanüstü sıcaklık koşullarının yalıtımsız binaların iç ortam sıcaklığını da kontrolsüz bir şekilde artırdığına dikkat çeken Baumit Türkiye Teknik Müdürü Meltem Bayraktar San, “Böyle durumlarda serinlemek neredeyse imkânsız hale gelirken, yaşam alanlarının iç sıcaklığını dış ortamın altına çekmek için etkili bir ısı yalıtımı hayati önem taşıyor” diyor. Yaz aylarında soğutma ihtiyacının kış aylarındaki ısıtma maliyetlerinden çok daha yüksek olduğuna değinen Meltem Bayraktar San, bu nedenle, etkili ve doğru uygulanmış bir ısı yalıtımının dört mevsim boyunca konfor, enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik açısından kritik önem taşıdığına dikkat çekti.
Derinleşen iklim kriziyle birlikte sıcak hava dalgaları daha uzun sürüyor, aşırı sıcaklıklar günlük hayatı ciddi şekilde zorlaştırıyor. Konutlarda artan serinleme ihtiyacı, enerji tüketimini zirveye taşıyor. Bu durum yalnızca bireysel yaşam konforunu değil, ülke genelindeki enerji altyapısını da doğrudan etkiliyor. Sıcaklıkla mücadelede en etkili çözümlerden birinin ısı yalıtımı olduğunun altını çizen Baumit Türkiye Teknik Müdürü Meltem Bayraktar San, Türkiye’nin sıcak iklim kuşağında yer alması nedeniyle bu konunun daha da büyük bir önem taşıdığını ifade ediyor.
Rekor sıcaklıklara karşı ısı yalıtımı ilk savunma
Ülkemizdeki elektrik tüketiminin yaz aylarında tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığını vurgulayan Meltem Bayraktar San, bu artışın temel nedeninin yaz aylarında klimaların neredeyse 24 saat kesintisiz çalışır hale gelmesi olduğunu belirtti. “Yazın serin kalmak, kışın ısınmaktan çok daha pahalı bir süreç haline geldi” diyen San, enerji tüketimindeki bu dramatik yükselişin önüne geçmek için ısı yalıtımının artık bir tercih değil, zorunluluk olduğunu söyledi. Geride bıraktığımız temmuz ayında Türkiye’nin tarihindeki rekor sıcaklıkları yaşandığına vurgu yapan San, “Küresel ısınmanın etkilerini bu yaz çok daha yoğun olarak hissettik. Isı yalıtımının bir gereklilik değil zorunluluk olduğunu ise küresel ısınmanın etkileri ile bir kez daha anladık. Yüksek sıcaklıklar yalıtımsız yapıların iç ortam sıcaklığını çok daha yüksek seviyelere çıkardı. Özellikle akşam saatlerinde dışarısı nispeten serinlese bile, duvarlara nüfuz eden ısı uzun süre içeride hapsoluyor. Bu, insan sağlığı ve konforu açısından kabul edilemez bir durum. Böyle bir ortamı serinletmek için kullanılan klimalar ise elektrik faturasını ortalama yüzde 50 artırıyor. Oysa nitelikli bir ısı yalıtımı, dış ortamın içeriye etkisini azaltarak klimaların çok daha az çalışmasını sağlar. Bu da doğrudan enerji tasarrufu ve daha yaşanabilir bir iç ortam demek” ifadelerini kullandı.
“Binaları serin tutmanın maliyeti ısıtmaya göre daha fazla”
Isı yalıtımının serinleme maliyetlerini düşürmede hayati bir rol oynadığını söyleyen San, “Akdeniz’de 2050 yılına kadar ortalama sıcaklıkların 2-3 derece, 2100’e kadar ise 3-5 derece artması bekleniyor. Türkiye de bu havzada yer alan ve yaz aylarında ciddi sıcaklık dalgaları yaşayan bir ülke. Bu nedenle ısı yalıtımı sadece konfor ya da tasarruf için değil, iklim krizine karşı alınabilecek en etkili önlemlerden biri olarak değerlendirilmeli. Bu yüzden sıcaklığın daha en baştan yaşam alanlarına girmesini engellemek gerekiyor. Yalıtımsız binalarda klima kaynaklı elektrik tüketimi yüzde 50’ye kadar artabiliyor. Isı yalıtımı sayesinde ise bu oran minimum seviyelere düşüyor. Enerji maliyetlerinin hızla yükseldiği günümüzde, bu fark hem hane bütçesi hem de ülke ekonomisi için çok önemli. Üstelik sadece ekonomik değil, çevresel açıdan da ciddi bir fark yaratıyor. Enerji talebinin azalması, fosil yakıt tüketiminin ve karbon salımının düşmesine katkı sağlıyor. Bu da bizi daha sürdürülebilir bir yaşam modeline yaklaştırıyor. Tam da bu noktada Baumit olarak, bağımsız kuruluşlar tarafından test edilmiş yüksek kaliteli ısı yalıtım sistemleri sunuyoruz. Isı yalıtım plakalarımızdan yapıştırıcılara, son kat kaplamalardan sistem aksesuarlarına kadar bütünsel bir çözüm sunarak hem yaz hem de kış aylarında ideal iç mekân sıcaklığı sağlıyoruz. Isı yalıtımda yeniliğin öncüsü bir marka olarak sektöre sunduğumuz çözümlerimizle yazın aşırı ısınmayı önleyerek duvarları koruyor, kışın ise ısı kaybını minimuma indiriyoruz” şeklinde konuştu.
Baumit Hakkında
100 yılı aşkın bir geçmişe sahip olan Avusturya merkezli Schmid Industrie Holding’in en büyük şirketlerinden biri olan ve Avrupa’nın mantolama devi olarak anılan Baumit; 25 ülkede, 40’ın üzerinde üretim tesisi ile yıllık 6,5 milyon ton üretim kapasitesi ile hizmet vermektedir. Bugün ciro büyüklüğü 1 milyar euroyu aşmış olan Baumit, Türkiye'de 2007 yılında faaliyet göstermeye başlamıştır. Gebze'de bulunan Türkiye üretim tesisi 2008'de faaliyete geçmiştir.