Sarp bir kayalığın üzerine, yaklaşık 300 metre yükseklikte kurulmuş olan bu eşsiz yapı, halk arasında "Meryem Ana" olarak da bilinmektedir.
Sümela Manastırı'nın Konumu ve İsim Kökeni
Manastır, Altındere Vadisi'ne hakim Karadağ eteklerinde bulunur. "Sümela" adının, "siyah" anlamına gelen "melas" kelimesinden türediği düşünülmektedir. Bu ismin, manastırın kurulduğu koyu renkli Karadağlar'dan ya da manastır içindeki Meryem Ana tasvirinin renginden geldiği rivayet edilir.
Manastırın Tarihi
Sümela Manastırı'nın, Bizans İmparatoru I. Theodosius döneminde (375-395), Atina'dan gelen Barnabas ve Sophranios adlı iki rahip tarafından kurulduğuna inanılmaktadır. 6. yüzyılda İmparator Justinianus'un emriyle Belisarios tarafından onarılan manastır, 13. yüzyıldan itibaren Trabzon Komnenosları Prensliği döneminde büyük önem kazanmıştır.
Osmanlı İmparatorluğu'nun bölgeyi fethinden sonra da Osmanlı padişahları tarafından korunan ve imtiyazlar verilen manastır, 18. ve 19. yüzyıllarda en parlak dönemini yaşamıştır. Bu dönemde yeni binalar eklenerek bugünkü görkemli görünümüne kavuşmuştur.
1916-1918 yılları arasındaki Rus işgali sırasında el konulan manastır, 1923'ten sonra tamamen boşaltılmıştır.
Yapısal Özellikleri
Sümela Manastırı'nın başlıca bölümleri arasında; ana kaya kilisesi, birkaç şapel, mutfak, öğrenci odaları, misafirhane ve kütüphane bulunmaktadır. Manastıra giden yol üzerinde, su taşıdığı anlaşılan ve günümüzde büyük bölümü yıkılmış olan su kemeri dikkat çeker. Manastırın iç ve dış duvarları, İncil'den sahneler ve Hz. İsa ile Meryem Ana'nın hayatını tasvir eden fresklerle süslenmiştir. Fresklerin bir kısmı zamanla tahrip olmuş olsa da, tarihi ve sanatsal değerini korumaktadır.